1. Anasayfa
  2. Nedir

Şecaat Nedir?


0

Şecâat

Şecâat ne demek sorusuna fazlaca denk geliyoruz. Müslümanlık ile yakından alakalı bir sözcük olan şecaat aslında yiğitlik, korkusuzluk ve ölümden korkmama gibi anlamlarla bütünleştirilebilir. Genellikle peygamber efendimiz Hz. Muhammed(sav) hakkında anlatılan yiğitlik öykülerine de şecâat denir.

Şecaat
Şecaat Nedir?

Kahramanlık, cesaret, yiğitlik, ölümden korkmama, İslam için gereğini yapma gibi pek çok şekilde anlamlandırılabilecek olan şecâat tabii ki her inançlı insanda görülmesi gereken bir histir. Keza Allah(c.c) ayeti kerimelerinde sık sık ümmeti bu yönde tetikleyecek tabirlere yer vermiştir. Vatan savunması, dini değerlerin korunması, ailenin veya namusun müdafaa edilmesi noktasında her yolun mubah olduğunu ortaya koyan çok sayıda ayet vardır.

Geçmiş dönemlerde Müslümanlara karşı toplanan bir kalabalık gösterilerek ‘’Onlardan korkmalısınız, çok kalabalıklar’’ dediklerinde ‘’Allah var, o bize yeter. O ki ne güzel vekildir’’ demişlerdir.

Kafirler her zaman İslam dinine karşı bir eyle planı içerisinde olmuştur. Ancak hem Allah(c.c) kelamı hem de Hz. Muhammed(sav) söylemleri her Müslüman’ın yiğit olması, cesaretini yüksek tutması ve kahramanca savaşması yönünde olmuştur.

Peygamberimiz Hz. Muhammed(sav) hakkında rivayet edilen en önemli bilgilerden birisi ise fazlasıyla şecâat ve Necdet sahibi olduğudur. Abdullah bin Ömer(r.a) tarafından rivayet edilene göre ‘’Allah’ın Resulü Muhammed kadar şecâatli, onun kadar Necdetli ve sehavetli hiç kimseye rastlamadım’’ demiştir.

Ki hak dini İslam peygamber efendimiz Hz. Muhammed(sav)’e müjdelendiğinde çok büyük tepkilerle karşılaşmış, ölümle tehdit edilmiş ve hatta bazı kesimlerce dışlanmıştır. Ancak o hiçbirine kulak asmamış, tüm cesaretiyle insanları tebliğ ederek doğru yola yönlendirmiştir. Bu bile şecaat açısından çok büyük bir göstergedir. Bu yolda ölümü ilk günden itibaren göze almıştır.

Hicret başlamadan önce Medine’ye doğru yola çıkacağını duyan müşriklere karşı yine şecâat örneği göstermiştir. Hicret haberini alan Kureyş müşrikleri Hz. Muhammed(sav)’in evini sararak kılıçlarını çekmişlerdir. Amaçları onun canını almak ve İslam’ın yayılışını engellemektir. Ancak kapısını korkusuzca açan ve üzerlerine bir parça toprak attıktan sonra Yasin suresinden ayetler okumaya başlayan peygamber efendimiz(sav) kılıçların arasından geçerek sıyrılıp gitmiştir.

Hicret başlamadan evvel müşriklerle savaşmalarına dair bir ayet olmadığından onlara zarar vermeyen peygamber efendimiz hicret sonrası müşriklere karşı yine cesaretini ortaya koymuştur. Onlarla savaş resmen başlamış olduğunda Hz. Ali(r.a) ‘’Bedir’de savaşırken hepimiz Allah resulü Muhammed’in yanındaydık. O ise düşmana en yakın olanımızdı, müşriklerin dibindeydi ve ondan daha cesur kimse yoktu’’ buyurmuştur.

İlginizi Çekebilir;  Hentbol Nedir? Nasıl Oynanır?

Hz. Muhammed(sav)’in şecâat hikâyeleri arasında Uhud bir diğer örnek olarak gösterilebilir. Bir müşrik deve üzerinde meydana çıkarak herkese meydan okumuştur. Defalarca bunu tekrarlayarak birisiyle çarpışmak istediğini söyleyen müşrik sonunda üzerine doğru koşan Zübeyr bin Avvam(r.a) ile kavgaya tutuşur. Tam o esnada peygamberimiz yüksek bir sesle ‘’Onu aşağıya doğru çek yere düşür’’ diyerek Zübeyr’e devenin üzerinden atmasını söylemiştir.

Zübeyr çevik bir hamleyle devenin üzerinden yere düşürdüğü müşrik üzerinde mutlak hakimiyet kurmuş ve onu halt etmiştir. Akabinde peygamber efendimiz Hz. Muhammed(sav) ‘’Eğer Zübeyr müşrik ile karşılaşmasaydı son çağırışında karşısında beni bulacaktı’’ demiştir. Kendisinin her zaman cesaretini en yüksek seviyede tuttuğunu, cenabı hak ve İslam için her şeyi reva gördüğünü tüm bu hikâyelerdeki şecâat örneklerine bakarak anlayabiliyoruz.

Bu İçeriği Nasıl Buldunuz ?
  • 0
    _yi
    İyi
  • 0
    k_t_
    Kötü